ANASAYFA


Amerika'da Türkiye açmazı: Trump son kararı verecek


Türkiye 24 Haziran seçimlerine girerken, Washington’daki yasama organı üyeleri Ankara’nın insan hakları ihlalleri ve Rus hava savunma sistemlerini stın almak yönündeki tartışmalı kararı nedeniyle, Türkiye’yi, kendisine söz verilen 100 F-35 savaş uçağını teslim almasını engellemekle tehdit ediyor. Ancak Donald Trump yönetiminin bu girişimi destekleyip desteklemeyeceği halen belirsizliğini koruyor.

Foreign Policy'de yer alan habere göre, F-35’lerin Amerika ve İngiltere’den sonraki üçüncü en büyük kullanıcısı olması planlanan Türkiye, ilk savaş uçaklarını, Lockheed Martin’in Teksas Fort Worth’taki tesislerinde düzenlenen bir törenle, daha bir kaç gün önce teslim aldı. Ancak Amerikan Kongresi üyeleri, bu jetlerin, pilot eğitimlerinin tamamlanmasının ardından, önümüzdeki yaz Atlantik okyanusunu geçerek Türkiye’ye nakledilmelerini engellemek ve Ankara’yı dokuz ülkeden müteşekkil F-35 konsorsiyumundan çıkartmak için bastırıyorlar.


Bu kavga Türkiye Amerikan ilişkilerinin son yıllarda ne kadar gerildiğini de açık bir şekilde ortaya koyuyor. Bu iki NATO üyesi, son aylarda, Türkiye’nin Suriye’deki askeri harekatlarını genişletmesi ve Amerikanın Kürt Halk Koruma Birimleri’ni (YPG) desteklemesi, ayrıca Türkiye’nin Amerikalı bir rahibi hapiste tutması ve Rusya ile ilişkilerini güçlendirmesi gibi konularda karşı karşıya geldiler. Uluslararası toplum, ayrıca, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı 2016 darbe girişiminin ardından subayları ve devlet memurlarını tasviye etmesi nedeniyle de kınadı.

Amerika’nın en yeni ve önemli savaş uçağı F-35 de ikili ilişkilerdeki bu gerilimlerin tam ortasında kaldı.


Washington’da kurulu bir düşünce kuruluşu olan Atlantik Center’dan Aaron Steın, “burada mesele bir savaş uçağıymış gibi görünüyor ama asıl mesele Türkiye’ye, Amerika’nın ön cephede savaşan bir müttefiki olarak güvenilip güvenilemeyeceği” diyor ve ekliyor “F35 tartışması aslında bu ittifakın ne anlama geldiği hakkında.”

Amerikalı yasama organı üyeleri ve üst düzey komutanlar, özellikle, Türkiye’nin Rus yapımı S-400 hava savunma sistemini satın alma kararını endişeyle karşılıyorlar. Yetkililer S-400 sistemlerin F-35 ve NATO hava savunma sistemlerine entegre edilmesinin, hassasiyetle korunan askeri sırları tehlikeye atacağını söylüyorlar.

Amerikan Hava Kuvvetlerinden, 2000 - 2004 yılları arasında Savunma İşbirliği Ajansı direktörlüğünü yapmış olan emekli Korgeneral Tom Walters “daha önce müzakere yürüttüğüm bir çok komutan bugün hapiste,” diyor ve ekliyor, “biz onların müttefikimiz olduğunu ve hep öyle kalacaklarını varsayıyorduk. Ancak artık Erdoğan yetmezmiş gibi, başımıza bir de Rus S-400 sistemleri çıktı. Otoriterleşmiş bir Türkiye’nin elinde F-35’lerin bulunmasını niye isteyelim ki?”

“Biz, Amerikan hükümeti olarak, bu teknolojinin sırlarının, otoriter bir Türkiye’de asla tehlikeye girmeyeceğine veya öyle ya da böyle çalınmayacağına nasıl güvenebiliriz ki?”


Amerikan Kongresi’nin, F-35’leri, bir buçuk yıldır Türkiyede hapiste tutulan Amerikalı Rahip Andrew Bronson’u serbest bırakılması için Türkiye’ye baskı uygulamak amacıyla kullandığını söyleyenler de var.

Ancak Türkiye ile bir kavga başlatmak şu anda Washington’un işine gelmeyebilir. Türkiye’nin güneyindeki İncirlik Hava üssü, Ortadoğu’da, özellikle de IŞİD’e karşı yürütülen operasyonlar için önemli bir atış rampası ve Amerika’nın B61 nükleer bomba stoğunu tuttuğu ve Avrupa’daki nükleer caydırıcılık kapasitesinin köşe taşlarından biri.

Ve Ankara da F-35 programının önemli ortaklarından biri ve söz konusu jetin bir çok parçası Türk firmaları tarafından imal ediliyor. F-35’in Rolls-Royce motorlarının Avrupa’daki tamir ve bakım merkezi de, Türkiye’de Eskişehir’de bulunuyor. Savunma bakanlığı tahminlerine göre programdan çıkartılan Türk firmalarının yerine yeni tedarikçiler bulmak ve bunların şartnamelere uygunluğunu sağlamak en az iki yıl sürebilir.

Bu arada Trump da Amerikan müttefiklerine silah satışını artırmayı bir öncelik olarak görüyor. Trump yönetimi Amerikan Malı Kullanmalı politikasının bir parçası olarak, son zamanlarda, ihracat kurallarını esneterek, Amerika’nın müttefiklerinin Amerikan silah sistemlerini, özellikle de insansız hava araçlarını satın almasını kolaylaştırdı. Türkiye’yi Amerika’nın öncü savaş jetinden dışlamak, Amerikan teknolojisine güvenen diğer müttefikler açısından da endişe yaratan bir emsal teşkil edebilir.


Teal Group danışmanlık firmasından Joel Johnson, “Kongre Türkiye’nin F-35’lerini teslim almasını büyük ölçüde zorlaştırabilir. Ama yönetimin satışı engellemek gibi bir niyeti yok,” dedi.

Teal “Kongre ile Trump arasında bir mücadele yaşanıyor. Trump yönetimi ve Trump’un adamları Rusya’dan Kongreye kıyasla çok daha az endişe ediyorlar” şeklinde konuştu.

Kongre’nin Ankara’nın F-35 programına katılımını tek başına engelleme yetkisi yok, zira satışlar program ortaklarına yapılan satışlar, Amerikan hükümeti tarafından değil, konsorsiyum tarafından yapılıyor. Normal askeri satış süreçlerinin aksine, program ortaklarına yapılan satışlar veya teslimatlar kongreye bildirilmiyor.

Bunu bilen Kongre Türkiye’yi dolaylı bir yoldan engellemeye çalışıyor ve bu amaçla uçakların fabrikadan çıkmasından sonra, satın alan ülkeye götürülmeden evvel, Amerikan hükümetinin emanetinde tutulduğu kısa zaman aralığını kullanmaya çalışıyor. Uçakların nihai teslimatı genellikle satın alan ortağın pilot eğitimini tamamlamasının ardından yapılıyor ki, bu da bir - iki yıl süren bir süreç.

Senato’da verilen kanun tasarılarının dili de bu yaklaşımı işletecek şekilde kurgulanıyor.

Konuyu karmaşıklaştıran bir başka husus da Türkiye’nin F35’lerinin Amerika’nın Rusya’ya karşı uyguladığı yaptırımlara takılması olasılığı. Kongre 2017 yılında çıkarttığı bir yasayla Rus enerji ve savunma sektörlerinden alım yapan ülkelere yaptırım uygulanmasına olanak sağladı. Bu yasa Türkiye’nin S-400 alımında işletilebilir.

Stein, “muhtemelen Türkiye, F-35 alımı vesilesiyle, bu yaptırımların nasıl uygulanacağını göreceğimiz ilk ülke olacak” diyor.

Ancak yönetim Senatonun tasarısına karşı koymaya başladı bile. Türkiye meselesiyle, yasama organı üzerinden değil, Savunma ve Dışişleri bakanlıkları üzerinden uğraşmayı tercih eden Savunma Bakanı James Mattis’in tasarıyı geri çektirmek için uğraştığı söyleniyor.

TOP-LEFT ADS

Kürt haber sitesi ZERnews, Kürtler ve Kürdistan ile ilgili haberler yapar. Kürt haber ajansları, siteleri haberleri... Diyarbakır, Erbil, Qamişlo, Rojava, Kürdistan Bölgesi, Irak, İran, Suriye, Türkiye ve tüm Ortadoğu haberleri ZERnews'te yayınlanır. DSG, ÖSO, Suriye rejimi, Şii Milisler, IŞİD / DAEŞ, Haşdi Şabi, Irak ordusu, TSK, PKK, YPG, YPJ, Peşmerge, Muhalifler... Basra, İdlib, Kerkük, Afrin, Deyrezzor, Şengal, Sincar, Şam, Ankara, Tahran, Bağdat ve Hewler... Mesut Barzani, Selahattin Demirtaş, Abdullah Öcalan, Celal Talabani, Neçirvan Barzani, Kubat Talabani...