Kürdistan Bölgesi Haberleri - ZERnews: Başkan Mesud Barzani Kürdistan Bölgesi Parlamentosu'na gönderdiği görev süresinin uzatılmasını reddetmesine dair mektubun ardından bir mesaj daha gönderdi.
Parlamentaya gönderdiği mektupla görev süresinin uzatılmasını reddeden ve "Peşmerge doğdum, Peşmerge öleceğim" diyen Başkan Barzani, yayınladığı ikinci mesajında Kürdistan'a yönelik saldırılar, Kerkük'te yaşananlar, bağımsızlık talebi, Irak Hükümeti'nin tutumu, ABD'nin saldırılar karşısındaki sessizliği gibi konulara ilişkin önemli noktalara değindi.
Mesajında Irak ile barış ve diyalog yoluna vurgu yapan Başkan Mesud Barzani, "Biz iyi niyetle özgür ve demokratik bir Irak için çaba sarf ettik. Ancak bunların demokrasi, hak ve hukuktan anlamadıklarını gördük. Bunların zihniyetleri buna müsaade etmiyor" dedi.
Başkan Mesud Barzani'nin mesajından satır başları şöyle:
"Değerli Kürdistan Halkı, kahraman Peşmergeler ve şehit aileleri.
2003'te yeni bir Irak için şartlar oluştu. Biz herkesin kendini özgürce ifade edebileceği bir Irak için evet dedik ve 2005'e kadar demokratik ve özgür bir Irak için gerekli güçlü bir anayasa oluşturulması için yoğun bir mücadele yürüttük. Bu mücadelemiz sonucunda yeni Irak anayasasını oluşturmayı başardık.
Yeni anayasa yazıldı ancak Bağdat yönetimi anayasayı eksiksiz uygulama yerine anayasayı ayaklar altına aldı. Irak bir kez daha mezhebi bir tarafın hakimiyetine geçti.
"REFERANDUMU IŞİD'TEN DOLAYI ERTELEDİK"
3 Temmuz 2014'te bizzat kendim Parlamento'ya gidip Kürdistan halkının iradesini beyan etmesi için referandum talebinde bulundum. Ancak IŞİD ile savaş başladı. Eğer direkt bağımsızlık ilan etmek isteseydik bunu yapabilirdik. Ancak Bağdat ve diğer kentlerde her gün yüzlerde insan hayatını yitirirken bunu yapmak istemedik ve saf ve iyi niyetimizle yardım elimizi uzattık. Ancak ortaya çıktı ki mesele zihniyet ve kültür meselesidir.
Bir halk çok demokratik ve barışçıl bir şekilde temel haklarını talep ediyor ancak buna askeri saldırılarla karşılık veriliyor. Biz kan dökülmesin diye sürekli diyalog çağrısında bulunduk ama çağrılarımız karşılık bulmadı. Bir kez daha anlaşıldı ki Kürdistan halkının kendisinden başka dostu yoktur.
Biz sürekli barış ve dilaloğu esas aldık. Musul operasyonunda Peşmerge olmasaydı kent kurtarılamazdı. IŞİD'e karşı ağır bedeller ödememize karşılık büyük bir mücadele yürüttük.
Uluslararası toplum Peşmerge'nin mücadelesine saygı duydu. Bağdat'ın da bu fedakarlığa saygı duymasını bekledik. Ancak Bağdat bilerek Havice operasyonunun sürekli erteledi ve Kerkük'e saldırmak için bu operasyonu en sona bıraktı.
3 Milyon Kürdistanlı tarihsel bir adım atarak referandumda iradesini beyan edip bağımsızlık istediğini ilan etti. Ancak ihanetle karşılaştık. Eğer bu büyük ihanet olmasaydı şartlar farklı olacaktı. Bu büyük ihanet, hem Peşmerge'nin hem Kürdistan halkının moralini bozdu.
"ABD'NİN GÖZLERİ ÖNÜNDE ONUN SİLAHLARIYLA BİZİ VURDULAR"
ABD'nin gözleri önünde onun silahlarını kullanarak Kürdistan'a saldırdılar. Bu bazı soruların sorulmasını zorunlu kıldı çünkü onun silahlarıyla bize saldırıldı ve Peşmergelerimiz şehit edildi.
"KÜRDİSTAN HALKI'NIN SIRTINA ZEHİRLİ HANÇER SAPLANDI"
Kerkük'te yaşanan büyük ihaneti asla beklemiyorduk, tasavvur dahi edemezdik. Bu büyük milli ihanet ile Kerkük teslim edildi. O gece Peşmerge ve tüm Kürdistan halkının sırtına zehirli hançer saplandı.
Peşmerge olması gerekenin çekilme olduğu için bazı tartışmalı bölgelerden çekildi ve Haşdi Şabi ile ordu hiç bir zorluk çekmeden bu alanlara girdiler. Bütün mesele akliyet ve zihniyettir, saldırı kararını çoktan almışlardı ve referandumu bahane ettiler. Peşmerge kan dökülmemesi için büyük bir çaba sarf etti ancak Pirdê, Zumar, Rabia ve diğer bazı yerlerde buna engel olamadı ve büyük bir kahramanlıkla saldırılara karşılık verdi.
"YASALARIN GEREKTİRDİĞİ OLACAK"
Kürdistan Bölgesi Parlamentosu, görev süremin uzatılmasını talep etti. Ancak ben bunu kabul etmedim ve yasaların gerektirdiği şekilde olması gerektiğini söyledim. Bu vesileyle Parlamento'ya mektup yazdım ve yasaların gerektirdiği gibi olmasını istedim.
"KÜRDİSTAN MÜCADELESİ DEVAM EDECEK"
Başkanlıktan önce olduğu gibi başkanlıktan sonra da ben aynı Mesud Barzani'yim, Peşmerge Mesud Barzani'yim.
Değerli halkım, ben hep sizin Peşmergenizim. Kürt halkının mücadelesi meşrudur ve bu mücadele devam edecektir."
BAŞKAN MESUD BARZANİ'NİN MEKTUBU
Başkanı Mesud Barzani tarafından Kürdistan Bölgesi Parlamentosu’na gönderilen mektupta, Başkan Barzani’nin görev süresinin uzatılmasını istemediğine yönelik mesajlar vardı.
Başkan Barzani’nin başkanlık görevlerinin parlamentoya ve hükümete devredilmesini istedi. 2013’te başkanlık görevi dolan Başkan Barzani’nin, talebi olmamasına karşın görev süresi Parlamento tarafından uzatılmıştı.
Parlamento 2015’te de IŞİD ile mücadelenin de kesintiye uğramaması için yine talebi olmamasına karşın Başkan Barzani’nin görev süresinin iki yıl daha uzatılmasına karar vermiş, Başkan Barzani ise daha sonra yaptığı açıklamada 2017’de görev süresinin dolmasının ardından görevi bırakacağını açıklamıştı.
Başkan Barzani’nin başkanlık görevinin sona ermesinin ardından siyasi liderlik pozisyonunu sürdüreceği biliniyor.
Parlamentaya gönderdiği mektupla görev süresinin uzatılmasını reddeden ve "Peşmerge doğdum, Peşmerge öleceğim" diyen Başkan Barzani, yayınladığı ikinci mesajında Kürdistan'a yönelik saldırılar, Kerkük'te yaşananlar, bağımsızlık talebi, Irak Hükümeti'nin tutumu, ABD'nin saldırılar karşısındaki sessizliği gibi konulara ilişkin önemli noktalara değindi.
Mesajında Irak ile barış ve diyalog yoluna vurgu yapan Başkan Mesud Barzani, "Biz iyi niyetle özgür ve demokratik bir Irak için çaba sarf ettik. Ancak bunların demokrasi, hak ve hukuktan anlamadıklarını gördük. Bunların zihniyetleri buna müsaade etmiyor" dedi.
Başkan Mesud Barzani'nin mesajından satır başları şöyle:
"Değerli Kürdistan Halkı, kahraman Peşmergeler ve şehit aileleri.
2003'te yeni bir Irak için şartlar oluştu. Biz herkesin kendini özgürce ifade edebileceği bir Irak için evet dedik ve 2005'e kadar demokratik ve özgür bir Irak için gerekli güçlü bir anayasa oluşturulması için yoğun bir mücadele yürüttük. Bu mücadelemiz sonucunda yeni Irak anayasasını oluşturmayı başardık.
Yeni anayasa yazıldı ancak Bağdat yönetimi anayasayı eksiksiz uygulama yerine anayasayı ayaklar altına aldı. Irak bir kez daha mezhebi bir tarafın hakimiyetine geçti.
"REFERANDUMU IŞİD'TEN DOLAYI ERTELEDİK"
3 Temmuz 2014'te bizzat kendim Parlamento'ya gidip Kürdistan halkının iradesini beyan etmesi için referandum talebinde bulundum. Ancak IŞİD ile savaş başladı. Eğer direkt bağımsızlık ilan etmek isteseydik bunu yapabilirdik. Ancak Bağdat ve diğer kentlerde her gün yüzlerde insan hayatını yitirirken bunu yapmak istemedik ve saf ve iyi niyetimizle yardım elimizi uzattık. Ancak ortaya çıktı ki mesele zihniyet ve kültür meselesidir.
Bir halk çok demokratik ve barışçıl bir şekilde temel haklarını talep ediyor ancak buna askeri saldırılarla karşılık veriliyor. Biz kan dökülmesin diye sürekli diyalog çağrısında bulunduk ama çağrılarımız karşılık bulmadı. Bir kez daha anlaşıldı ki Kürdistan halkının kendisinden başka dostu yoktur.
Biz sürekli barış ve dilaloğu esas aldık. Musul operasyonunda Peşmerge olmasaydı kent kurtarılamazdı. IŞİD'e karşı ağır bedeller ödememize karşılık büyük bir mücadele yürüttük.
Uluslararası toplum Peşmerge'nin mücadelesine saygı duydu. Bağdat'ın da bu fedakarlığa saygı duymasını bekledik. Ancak Bağdat bilerek Havice operasyonunun sürekli erteledi ve Kerkük'e saldırmak için bu operasyonu en sona bıraktı.
3 Milyon Kürdistanlı tarihsel bir adım atarak referandumda iradesini beyan edip bağımsızlık istediğini ilan etti. Ancak ihanetle karşılaştık. Eğer bu büyük ihanet olmasaydı şartlar farklı olacaktı. Bu büyük ihanet, hem Peşmerge'nin hem Kürdistan halkının moralini bozdu.
"ABD'NİN GÖZLERİ ÖNÜNDE ONUN SİLAHLARIYLA BİZİ VURDULAR"
ABD'nin gözleri önünde onun silahlarını kullanarak Kürdistan'a saldırdılar. Bu bazı soruların sorulmasını zorunlu kıldı çünkü onun silahlarıyla bize saldırıldı ve Peşmergelerimiz şehit edildi.
"KÜRDİSTAN HALKI'NIN SIRTINA ZEHİRLİ HANÇER SAPLANDI"
Kerkük'te yaşanan büyük ihaneti asla beklemiyorduk, tasavvur dahi edemezdik. Bu büyük milli ihanet ile Kerkük teslim edildi. O gece Peşmerge ve tüm Kürdistan halkının sırtına zehirli hançer saplandı.
Peşmerge olması gerekenin çekilme olduğu için bazı tartışmalı bölgelerden çekildi ve Haşdi Şabi ile ordu hiç bir zorluk çekmeden bu alanlara girdiler. Bütün mesele akliyet ve zihniyettir, saldırı kararını çoktan almışlardı ve referandumu bahane ettiler. Peşmerge kan dökülmemesi için büyük bir çaba sarf etti ancak Pirdê, Zumar, Rabia ve diğer bazı yerlerde buna engel olamadı ve büyük bir kahramanlıkla saldırılara karşılık verdi.
"YASALARIN GEREKTİRDİĞİ OLACAK"
Kürdistan Bölgesi Parlamentosu, görev süremin uzatılmasını talep etti. Ancak ben bunu kabul etmedim ve yasaların gerektirdiği şekilde olması gerektiğini söyledim. Bu vesileyle Parlamento'ya mektup yazdım ve yasaların gerektirdiği gibi olmasını istedim.
"KÜRDİSTAN MÜCADELESİ DEVAM EDECEK"
Başkanlıktan önce olduğu gibi başkanlıktan sonra da ben aynı Mesud Barzani'yim, Peşmerge Mesud Barzani'yim.
Değerli halkım, ben hep sizin Peşmergenizim. Kürt halkının mücadelesi meşrudur ve bu mücadele devam edecektir."
BAŞKAN MESUD BARZANİ'NİN MEKTUBU
Başkanı Mesud Barzani tarafından Kürdistan Bölgesi Parlamentosu’na gönderilen mektupta, Başkan Barzani’nin görev süresinin uzatılmasını istemediğine yönelik mesajlar vardı.
Başkan Barzani’nin başkanlık görevlerinin parlamentoya ve hükümete devredilmesini istedi. 2013’te başkanlık görevi dolan Başkan Barzani’nin, talebi olmamasına karşın görev süresi Parlamento tarafından uzatılmıştı.
Parlamento 2015’te de IŞİD ile mücadelenin de kesintiye uğramaması için yine talebi olmamasına karşın Başkan Barzani’nin görev süresinin iki yıl daha uzatılmasına karar vermiş, Başkan Barzani ise daha sonra yaptığı açıklamada 2017’de görev süresinin dolmasının ardından görevi bırakacağını açıklamıştı.
Başkan Barzani’nin başkanlık görevinin sona ermesinin ardından siyasi liderlik pozisyonunu sürdüreceği biliniyor.